Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Mart (135)      Şubat (116)      Ocak (139)      Aralık (134)

Sermaye Piyasasında Gerçeğe Aykırılıktan Doğan Suçlar

Sermaye Piyasasında Gerçeğe Aykırılıktan Doğan Suçlar



Sayfa Sayısı
:  
437
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2010
ISBN NO
:  
9786055865894

132,00 TL











GİRİŞ Bir ülkenin ekonomik açıdan kalkınması, üretimin artmasına bağlı olup, bunun için de yeterli miktarda fonun veya birikimin bulunması şarttır. Söz konusu fon, borçlanma yöntemi bir tarafa bırakılacak olursa, asıl olarak tasarruf yapılmak suretiyle sağlanabilir. Bu nedenle tasarrufun teşvik edilmesi ve daha önemlisi bunların üretime yönlendirilmesi gerekmektedir. İşte bu noktada finansal piyasaların bir parçası olarak sermaye piyasası, riskli de olsa diğer piyasalara göre daha fazla gelir imkânı sunarak, kişileri tasarruf etmeye ve tasarruflarını piyasa araçlarına yatırarak, piyasaya fon olarak arz etmeye yöneltmektedir. Böylece fon arz edenlerle üretim faaliyetleri için fon talep edenler bir araya getirilerek, halkın ekonomik kalkınmaya katılması, keza elde edilecek gelir bağlamında ekonomik refahın yükselmesi hedeflenmektedir. Sermaye piyasasının yukarıda özetlenen işlevini yerine getirebilmesi için, piyasada güven ve istikrarın hâkim olması, başka bir ifadeyle fon arz ve talebinin, piyasa kurallarına uygun bir şekilde karşılaşması, bu yönde bir inancın yaygın olması lazımdır. Gerçeğe aykırılık başlığı altında toplanabilecek davranışlar ise, sözü edilen güven ve istikrarı bozmakta, piyasa düzenini ve tasarruf sahipleri başta olmak üzere piyasa katılımcılarının hak ve yararlarını ciddi bir biçimde tehdit etmektedir. Dolayısıyla bu davranışlar, nihai olarak ekonomik kalkınmayı ve ekonomik refahı da etkilemektedir. Bu çerçevede sermaye piyasasında gerçeğe aykırılığın önlenmesi, piyasanın doğruluk içinde çalışması son derece önemli olup, bu amaçla çeşitli özel hukuk ve idare hukuku normlarına ilave olarak, ceza hukukunun yardımcılık niteliği kapsamında, son araç olarak ceza yaptırımını içeren birtabm suç normları da öngörülmüştür. Çalışmamızın konusunu da bu düzenlemeler oluşturmaktadır. Söz konusu suç tipleri, sermaye piyasasına özgü bir nitelik taşımaktadır ve çoğu uygulamada sıkça karşılaşılan veya geçmiş dönemlerde örnekleri görüldüğü gibi, ciddi bazı ekonomik krizlere de yol açabilecek bir yapıya sahiptir. Sermaye piyasasında gerçeğe aykırılığın ve bunun önlenmesinin yukarıda bahsedilen önemi dolayısıyla, Ser.PK′daki suçlardan gerçeğe aykırılıkla ilişkili olanlar, ayrı bir grup halinde sistematik bir biçimde incelenmek ve karşılaştırmalı hukuk da dikkate alınarak, mevcut düzenlemelerdeki sorunları saptayıp değerlendirmek amacıyla bu çalışmanın konusu olmuştur. Bu bağlamda "Sermaye Piyasasında Gerçeğe Aykırılıktan Doğan Suçlar" adı verilen çalışma, üç bölümden oluşmaktadır. Genel olarak birinci bölümde, asıl konuya ilişkin kavramsal bir giriş yapılmış, ikinci bölümde gerçeğe aykırılık deyimi sermaye piyasasıyla bağlantılı olarak ortaya konmuş, üçüncü ve son bölümde gerçeğe aykırılıktan doğan suçların kapsamlı bir analizi gerçekleştirilmiştir. Çalışmada ayrıca, birçok konuda -genellikle dipnotlarda- karşılaştırmalı hukuk bilgisine ve sınırlı sayıdaki Yargıtay içtihatlarına da yer verilmiştir. Çalışmanın bölümlerine daha detaylı olarak bakıldığında, "Sermaye Piyasası ve Sermaye Piyasası Suçları" başlıklı birinci bölümde, öncelikle sermaye piyasasıyla bağlantılı birtakım özel hukuk ve idare hukuku kavram ve kurumları ele alınmıştır. Bu kapsamda, sermaye piyasası kavramı, finansal piyasa üst terimi içinde, para piyasasıyla ilişkisi de belirtilerek açıklanmış, devamında piyasanın unsurları irdelenmiştir. Bunu takiben sermaye piyasası faaliyetleri, Kanundaki düzenlemeye bağlı olmaksızın, bir bütün halinde ve ortak noktaları esas alınarak gruplandırılmış ve konuyla ilgili hukuksal çerçeveyi ortaya koymak üzere sermaye piyasası hukuku kavramı, tanımı, konusu, amacı ve görevleri açısından incelenmiştir. Kavramsal açıklamalardan sonra, sermaye piyasasına yön veren kurumlar, yapıları ve işlevleri bakımından değerlendirilmiştir. Birinci bölümde ikinci büyük başlık olarak sermaye piyasası suçlarına ve bunlarla ilişkili birtabm konulara değinilmiştir. İlk olarak sermayepiyasası suçları deyimi tanımlanmış ve yakm kavramlar olarak, beyaz yaka suçları, ekonomik suçlar ve bankacılık suçlarıyla olan ilişkisi, söz konusu suç gruplarının taşıdığı özellikler çerçevesinde ortaya konmuştur. Bundan sonra ise sermaye piyasası suçlarının genel özellikleri saptanmış ve sermaye piyasası ceza hukuku terimi üzerinde durulmuştur. Nihayet somut olarak Ser.PK başta olmak üzere mevzuatımızda yer alan sermaye piyasası suçlarına ve piyasaya özgü ceza muhakemesi kurallarına işaret edilmiştir. İlk bölümdeki kavramsal belirlemelerden sonra, "Gerçeğe Aykırılık ve Sermaye Piyasası" başlıklı ikinci bölümde, gerçeğe aykırılıktan doğan suçlarla ilişkili genel bir çerçeve ortaya koymak amacıyla gerçeğe aykırılık kavramı ve bunun sermaye piyasasındaki görünümü araştırılmıştır. Gerçeğe aykırılığa ilişkin genel tespitlerin yapıldığı birinci alt başlıkta, gerçeğe aykırılık kavramı, bunun özellikle hukuk metinlerindeki ifade biçimleri, birtakım ayırımları ve oluşum biçimleri incelendikten sonra, gerçeğe aykırılığa bağlanan hukuksal sonuçlar belirtilmiştir. Bu kapsamda özel hukuk, kitle haberleşme hukuku, disiplin ceza hukuku ve kabahatler hukukundaki sonuçlardan sonra nihayet gerçeğe aykırılığın suç olarak hüküm altına alınması bağlamında ceza hukukundaki sonuçlar, çeşitli düzenleme şekillerine göre ayırımlar yapılarak irdelenmiştir. İkinci bölümün ikinci alt başlığında, gerçeğe aykırılığın sermaye piyasasındaki görünümü ele alınmıştır. Burada öncelikle gerçeğe aykırılığın sermaye piyasasındaki etkisi ve önemi vurgulanmış, ardından sermaye piyasası mevzuatı ve incelenecek suç tipleri dikkate alınarak, sermaye piyasasında gerçeğe aykırılığın söz konusu olabileceği başlıca konular saptanmıştır. Son olarak ise, gerçeğe aykırılığın önlenmesi yollarına değinilmiş, bu kapsamda düzenleme ve denetlemeye ek olarak tedbir ve yaptırımlardan söz edilerek, ceza yaptırımı bağlamında çalışmanın konusunu oluşturan suçlarla bağlantı kurulmuştur. "Gerçeğe Aykırılıktan Doğan Suçlar" başlıklı üçüncü bölümde ise, söz konusu suçlara dair genel açıklamalardan sonra, Kanundaki düzenleme sırasına göre tek tek suç tiplerinin analizine geçilmiştir. Yapılan incelemede öncelikle suçun kanuni tanımını, geçirdiği değişiklikleri, korunanhukuksal değeri ve gerçeğe aykırılıklailişkisiniiçerentemelsaptamalargerçekleştirilmiş,devamında ise suçun unsurları, özel oluşum biçimleri ve yaptırım konuları irdelenmiştir. Üç bölüm halindeki açıklamalarda ulaşılan genel ve özel sonuçlar, "Sonuç" kısmında toplu bir biçimde ortaya konularak, çalışma bitirilmiştir. SUNUŞ Bir ülkede yürürlükte olan kanunlarda yer alan suç ve yaptırımlar bakımından aynı ilkelerin geçerli olması, hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir. Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu döneminde bu bakımdan ciddi sorunlar bulunmaktaydı. Nitekim o dönem Sermaye Piyasası Kanunu, Kaçakçılık Kanunu gibi kanunlardaki suç ve yaptırımlara bakıldığında, temel ceza kanununun genel hükümleriyle çelişen birçok düzenleme dikkat çekmekteydi. Örneğin yan ceza kanunlarında öngörülen düzenlemelerde idarenin suç düzenlemesi yapması mümkündü. Nitekim Sermaye Piyasası Kanunu′nda SPK′nın tebliğlerine aykırılık suç oluşturmaktaydı. Bu durumun suçta ve cezada kanunilik ilkesine açıkça aykırı olmasına rağmen, Anayasa Mahkemesi bu tür düzenlemeleri Anayasa′ya aykırı bulmamıştır. Çok sayıda örneğini verebileceğimiz bu durumun temel nedeni, ülkemizde modern suç politikasının ana esasları olan hukuk devleti, kusur ve insanilik ilkesine dayalı bir ceza hukuku anlayışının bulunma-masıydı. Belirtmemiz gerekir ki hukuk devleti ilkesine aykırı bu tablo, sadece maddi ceza hukuku değil, ceza muhakemesi hukuku açısından da söz konusuydu. Örneğin Devlet Güvenlik Mahkemeleri Kanunu kapsamında yapılan yargılamalarda mülga Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu′ndan temel ilkeler bazında çokfarklı hükümler uygulanmaktaydı. DGM′lerdeki farklı uygulamaların insan hakları yönünden doğurduğu ihlaller, bugün bile Türkiye′nin AİHM nezdinde sık sık mahkûm olmasını sonuçlamak-tadır. Türkiye, Rusya Federasyonu′ndan sonra AIHM′de hakkında en çok dava açılan ikinci ülkedir. Sadece bir iki tanesine değindiğimiz sorunlar, Türkiye′de ceza hukuku alanında köklü bir reformun yapılmasını zorunlu kılmıştır. 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, bu reformun temel taşlarını oluşturmaktadır. Reform kanunlarının ana felsefesi ise, insan haysiyetini amaç kabul eden, devletin görevinin insanın maddi ve manevi varlığını kendi benimsediği değerlere göre geliştirmesini sağlamak olarak gören anlayıştır. Hukuk devleti ilkesini ifade eden bu anlayış suçlar ve yaptırımlar bakımından aynı esasların geçerli olmasını gerektirdiğinden, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu′nun 5. maddesinde, Kanunun genel hükümlerinin suç ve ceza içeren tüm kanunlarda geçerli olacağı öngörülmüştür. Bu düzenlemenin bir sonucu olarak başta Temel Ceza Kanunlarına Uyum Kanunu olmak üzere, yapılan değişikliklerle, yan ceza kanunlarının TCK′nın genel hükümlerine uyumunun sağlanması amaçlanmıştır. Belirtmemiz gerekir ki mevzuatımızda halen TCK′nın genel hükümlerine aykırı düzenlemeleri içeren kanunlar maalesef bulunmaktadır. Hukuk devleti ilkesine aykırı bu durumun düzeltilmesi için sadece kanun koyucuya değil, ceza hukuku akademisyenlerine de görev düşmektedir. Bu nedenle yan ceza hukuku alanlarında yapılacak çalışmalara büyük ihtiyaç vardır. Dr. Selman Dursun′un "Sermaye Piyasasında Gerçeğe Aykırılıktan Doğan Suçlar" konulu çalışmasının, bu ihtiyacın giderilmesinde temel eserlerden biri olacağından kuşku duymamaktayız. Nitekim Dr. Selman Dursun′un doktora tezinde ele aldığı her sorunu ceza hukukunun temel ilkelerini göz önünde tutarak titiz ve başarılı bir biçimde irdelemesi, bu kanaatimizi doğrulamaktadır. Ayrıca vurgulamalıyız ki Dr. Dursun′un çalışma konusu sadece ceza hukukunun değil, sermaye piyasasının iktisadi, mali terminolojisine de hâkim olmayı zorunlu kılmaktadır. Bu alandaki terimler doğru bir biçimde kavranmaksızın, ceza hukuku bakımından doğru ve anlamlı bir inceleme yapmak hemen hemen imkânsızdır. Dr. Selman Dursun bu çalışmasında, bir ceza hukuku eserinde, ceza hukuku alanı dışındaki terminolojiye gayet iyi bir biçimde nasıl hâkim olunacağını örnek alınacak bir şekilde göstermiştir. Eser bu yönüyle de Türk Ceza Hukuku literatürünün temel başvuru kaynaklarından biri olacaktır. Böyle bir eserin meydana getiril-meşinde müellifi kadar tez danışmanı Prof. Dr. Fatih Selami Mahmutoğlu da büyük bir takdiri hak etmektedir. Dr. Selman Dursun sadece yüksek nitelikli bilimsel çalışmalarıyla değil, çalışkanlığı, dürüstlüğü ve sağlam kişiliği bakımından da Türk Ceza Hukukunun yeni neslinin parlayan yıldızlarından biridir. Karadeniz′in başı dumanlı dağlarından doğan bu yıldızı ülkemiz akademik dünyasına kazandıran hocamız Prof. Dr. Kayıhan İçel′e bu nedenle bir kez daha minnet ve şükranlarımızı ifade etmekten büyük mutluluk duymaktayız. Dr. Selman Dursun′a bundan sonraki çalışmalarında da başarılar diliyoruz. Prof. Dr. Adem SÖZÜER DANIŞMANIN ÖNSÖZÜ Ekonomik suçlar, ülkemizde son yıllarda güncel hale gelen önemli hukuki sorunların başında gelmektedir. Özellikle son on yılda bankacılık alanında işlenen suç tipleri, gösterdikleri ekonomik ve sosyal etkiler, keza yapılan yargılamalar yönünden kamuoyunun yoğun ilgisini çekmiştir. Bunun gibi sermaye piyasası alanında çeşitli aracı kurumların yaşadığı ekonomik krizler, toplumda tanınan kişi veya kuruluşların dâhil olduğu manipülatif işlemler bağlamında sermaye piyasası suçlan da zaman zaman gündeme gelmektedir. Ne var ki söz konusu suçlar hakkında yeterli bilimsel incelemenin bulunmaması, konuyla ilgili yargılamalara ve hukuki değerlendirmelere de olumsuz yansımıştır. Öte yandan, bankacılık suçlarının toplumsal ve hukuki açından öne çıkması, akademik çalışmaların da bu alana yönelmesine, konuyla ilgili bilimsel eserlerin de nispeten artmasına vesile olmuştur. Nitekim tarafımca doçentlik çalışması olarak ekonomik suçlar bağlamında kredi hukukundan kaynaklanan suçlar incelenmiş, yüksek lisans tez danışmanı olarak da Selman Dursun′a bankacılık düzenine karşı işlenen suçları ele alması önerilmiştir. Danışmanlığım altında başarılı bir tez çalışması ortaya çıkmış ve yayınlanmıştır. Sonraki dönemlerde bu alana ilişkin başka çalışmaların da yapıldığı görülmüş, deyim yerindeyse konuyla ilgili bilimsel üretimde belirli bir doygunluğa ulaşılmıştır. Bu durum bilimsel gelişmeler açısından sevindiricidir. Bununla birlikte sermaye piyasası suçları açısından farklı bir değerlendirme yapmak durumundayız. Uygulamada karşılaştığımız çeşitli olaylar bağlamında, gerek yasal düzenlemelerin çok açık olmaması gerekse buhususta açıklayıcı içtihatların ve bilimsel araştırmaların eksikliği ciddi değerlendirme hatalarına yol açmakta, aynı zamanda önemli bir ihtiyacı da ortaya koymaktadır. Bu düşünceyle bu defa doktora tez danışmanı olarak Selman Dursun′un, yüksek lisanstaki başarısını da dikkate alarak doktora çalışmasını bu alanda yapmasını önerdim. Sermaye piyasası suçlarına bakıldığında, birçok suç tipinin gerçeğe aykırılıkla ilişkili olduğunun tespiti ve gerçeğe aykırılığın ne zaman suç teşkil edeceğinin saptanmasının son derece önemli olduğu düşüncesiyle, tez konusu olarak ilgili suç tiplerinin gerçeğe aykırılıktan doğan suçlar şeklinde birlikte değerlendirilmesinin doğru olacağı kanısına vardık. Gerçekten de ortaya çıkan çalışma, gerçeğe aykırılığın hukuk sistemimiz ve bu kapsamda sermaye piyasasındaki yerini ve önemini göstermiştir. Bundan başka yapılan çalışma, gerek konunun incelenme yöntemi gerekse kapsamı, farklı yabancı kaynaklarlardan yararlanılması bakımından çok başarılı ve niteliklidir. Çalışmanın bu alandaki başka bilimsel araştırmaları teşvik edeceği ve onlara kaynak teşkil edeceği kanaatindeyim. Bu düşüncelerle Dr. Selman Dursun′u tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Prof. Dr. Fatih Selami MAHMUTOĞLU YAZARIN ÖNSÖZÜ Sermaye piyasası, bankacılıkla eşdeğer olan para piyasasıyla birlikte ülkedeki finansal sistemin temelini oluşturmakta ve ekonomik kalkınmada önemli bir rol oynamaktadır. Bu alandaki her türlü faaliyetin gerçeğe uygun olması, piyasadaki güven ve istikrarın ve bununla bağlantılı olarak ülkedeki ekonomik sistemin sağlıklı işleyişinin ön koşuludur. Sermaye Piyasası Kanunu′nda düzenlenen suç tiplerinin önemli bir bölümü, gerçeğe aykırılık başlığı altında toplanabilecek çeşitli fiilleri ceza yaptırımıy-la karşılayarak, sermaye piyasasındaki güven ve istikrarın bozulmasını önlemeyi, piyasanın işlevselliğinin teminini hedeflemektedir. Bu noktada özellikle manipülasyon suçlan öne çıkmaktadır. Çalışmamızda söz konusu suç tipleri başta olmak üzere, gerçeğe aykırılıkla ilişkili diğer bazı suçlar, gerçeğe aykırılıktan doğan suçlar biçiminde ortak bir başlık altında incelenmiştir. Buradaki amaç, gerçeğe aykırılığın sermaye piyasasındaki önemini vurgulamak ve suç düzenlemesine ne şekilde konu olduğunu, başka bir deyişle hangi gerçeğe aykırılıkların suç teşkil ettiğini ve bununla ilgili sorunları ortaya koymaktır. İncelenen konuların genel olarak ceza hukuku içerisinde özel bir alana ilişkin olması ve daha önemlisi farklı bilim disiplinlerini ilgilendiren boyutlara sahip bulunması, bu hususta kapsamlı bir araştırmayı gerekli kılmıştır. Ancak gerek diğer bilim dallarına yabancı olmamız gerekse bu alandaki eserlerin sınırlı sayıda veya yüzeysel olması, yapılan araştırmayı oldukça zorlaştırmıştır. Ayrıca, ilgili mevzuatın ağırlıklı olarak Sermaye Piyasası Kurulu′nun sık sık değişen çok sayıdaki ve ayrıntılı tebliğlerinden oluşması da ayrı bir güçlüğe yol açmıştır. Öte yandan yüksek lisans çalışmamızın, finansal sistemin diğer önemli parçası olan bankacılık üze-rine olmasının, görece bir kolaylık ve aynı zamanda yer yer karşılaştırma yapma imkânı sağlamış olduğunu da ifade etmemiz gerekir. Çalışmamızda, Türk hukukuna özgü düzenlemelerin dışında, geniş bir şekilde Alman ve Amerikan literatüründen de yararlanılmaya çalışılmıştır. Söz konusu kaynakların hemen hepsine, Almanya′nın Freiburg şehrinde bulunan Max-Planck Yabancı ve Uluslararası Ceza Hukuku Enstitüsü′nde (Max-Planck-Institut für auslândisches und internatio-nales Strafrecht) yapılan araştırma sürecinde ulaşılmıştır. Bu bağlamda Enstitüde çalışma imkânını sağlayan Enstitünün Ceza Hukuku Bölümü Müdürü Prof. Dr. Ulrich Sieber′e ve Enstitünün Türkiye sorumlusu Dr. Silvia Tellenbach′a teşekkür ederim. Ayrıca ve özellikle yurt dışı araştırma bursunu sağlayarak, yurt dışındaki çalışmalarım için çok önemli bir destek veren TÜBiTAK′a (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu′na) ne kadar teşekkür etsem azdır. Bundan başka, gerek bu çalışmanın hazırlanmasında gerekse genel olarak akademik yaşamımdaki destekleri sebebiyle Hocamız Prof. Dr. Kayıhan İçel′e, Ceza Hukuku ve Kriminoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Hocam Prof. Dr. Füsun Sokullu Akmcı′ya çok teşekkür ederim. Çalışmadaki çeşitli sorunlu noktalar hakkındaki değerli görüşleri ve yurt dışı araştırması için gösterdiği ilgi için Dekanımız ve Anabilim Dalı Başkanımız Hocam Prof. Dr. Adem Sözüer′e ayrıca teşekkür etmek isterim. Özellikle hem yüksek lisansta hem de doktorada tez danışmanlığımı üstlenen, bu çalışmanın konusunun ve genel çerçevesinin belirlenmesinde ve üzerimde büyük emeği olan Hocam Prof. Dr. Fatih Selami Mahmutoğlu′na sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Nihayet, yurt dışı araştırması ve TÜBİTAK bursunun temini sürecindeki unutulmaz destekleri sebebiyle Hocam Prof. Dr. Yener Ünver′e ve Doç. Dr. Ali Kemal Yıldız′a da minnettarım. Son olarak, çalışma sürecindeki yoğun stresi benimle birlikte paylaşan eşim Dr. Sanem Aksoy Dursun′a da yürekten teşekkür ederim. Selman Dursun Gayrettepe, Aralık 2009 İÇİNDEKİLER SUNUŞ vii DANIŞMANIN ÖNSÖZÜ xi YAZARIN ÖNSÖZÜ xiii İÇİNDEKİLER xv KISALTMALAR xxi GİRİŞ 1 Birinci Bölüm SERMAYE PİYASASI VE SERMAYE PİYASASI SUÇLARI I. SERMAYE PİYASASI 5 A. Sermaye Piyasası Kavramı 5 B. Sermaye Piyasasının Unsurları 12 1. Fon Arz Edenler (Yatırımcılar) 13 2. Fon Talep Edenler (İhraççılar) 14 3. Fon Arz ve Talep Araçları (Sermaye Piyasası Araçları) 17 4. Fon Arz ve Talebinin Karşılaşmasına Yardım Eden Kuruluşlar (Sermaye Piyasası Kurumlan) 23 5. Fon Arz ve Talebinin Karşılaştığı Piyasalar (Sermaye Piyasaları) 30 C. Sermaye Piyasası Faaliyetleri 35 1. İhraç Faaliyetleri 36 2. Yatırım Faaliyetleri 42 3. Aracılık Faaliyetleri 45 4. Danışmanlık Faaliyetleri 49 5. Yönetim ve İşletme Faaliyetleri 51 6. Diğer Faaliyetler 53 D. Sermaye Piyasası Hukuku 61 E. Sermaye Piyasasına Yön Veren Kurumlar 67 1. Sermaye Piyasası Kurulu 68 2. Borsalar 75 a. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası 77 b. Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası 84 3. Takasbank 88 4. Merkezi Kayıt Kuruluşu 90 5. Yatırımcıları Koruma Fonu 92 6. Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği 96 7. Türkiye Değerleme Uzmanları Birliği 99 II. SERMAYE PİYASASI SUÇLARI 100 A. Sermaye Piyasası Suçları Kavramı 100 B. Sermaye Piyasası Suçlarının Yakın Kavramlarla İlişkisi 104 1. Beyaz Yaka Suçlarıyla İlişkisi 104 2. Ekonomik Suçlarla İlişkisi 109 3. Bankacılık Suçlarıyla İlişkisi 114 C. Sermaye Piyasası Suçlarının Genel Özellikleri ve Sermaye Piyasası Ceza Hukuku 116 1. Sermaye Piyasası Suçlarının Genel Özellikleri 116 2. Sermaye Piyasası Ceza Hukuku 118 D. Mevzuatımızda Yer Alan Sermaye Piyasası Suçları 119 1. Sermaye Piyasası Kanunu′ndaki Sermaye Piyasası Suçları 120 2. Diğer Kanunlardaki Sermaye Piyasası Suçlan 134 E. Sermaye Piyasasına Özgü Ceza Muhakemesi Kuralları 146 İkinci Bölüm GERÇEĞE AYKIRILIK VE SERMAYE PİYASASI I. GERÇEĞE AYKIRILIK 153 A. Gerçeğe Aykırılık Kavramı 153 B. Gerçeğe Aykırılığın İfade Biçimleri 156 C. Gerçeğe Aykırılığa İlişkin Ayırımlar 161 D. Gerçeğe Aykırılığın Oluşum Biçimleri 165 E. Gerçeğe Aykırılığın Hukuksal Sonuçları 166 1. Özel Hukukta Gerçeğe Aykırılığın Sonuçlan 167 2. Kitle Haberleşme Hukukunda Gerçeğe Aykırılığın Sonuçları 169 3. Disiplin Ceza Hukukunda Gerçeğe Aykırılığın Sonuçları 172 4. Kabahatler Hukukunda Gerçeğe Aykırılığın Sonuçları 174 5. Ceza Hukukunda Gerçeğe Aykırılığın Sonuçlan 177 a. Genel Olarak 177 b. Sırf Gerçeğe Aykırılığın Suç Olarak Düzenlenmesi 178 c. Nitelikli Gerçeğe Aykırılığın Arandığı Haller 181 d. Gerçeğe Aykırılığın Belirli Bir Neticeye Neden Olması 187 e. Gerçeğe Aykırılığın Belirli Bir Amaçla Gerçekleştirilmesi 189 f. Gerçeğe Aykırılığın Düzeltilmesinin Etkisi 193 II. SERMAYE PİYASASINDA GERÇEĞE AYKIRILIK 195 A. Gerçeğe Aykırılığın Sermaye Piyasasındaki Etkisi ve Önemi 195 B. Gerçeğe Aykırılığın Ortaya Çıktığı Konular 199 1. Bilgi ve Belge Vermede Gerçeğe Aykırılık 199 2. Finansal Belgelerde Gerçeğe Aykırılık 206 3. Raporlarda Gerçeğe Aykırılık 212 4. Kamuya Yapılan Açıklamalarda Gerçeğe Aykırılık 216 5. Haber, Yorum ve Tavsiyelerde Gerçeğe Aykırılık 224 6. Alım Satımda Gerçeğe Aykırılık 229 7. Diğer Konularda Gerçeğe Aykırılık 232 C. Gerçeğe Aykırılığın Önlenmesi 233 1. Düzenleme Yoluyla Gerçeğe Aykırılığın Önlenmesi 234 2. Denetleme Yoluyla Gerçeğe Aykırılığın Önlenmesi 245 3. Tedbir ve Yaptırımlar Yoluyla Gerçeğe Aykırılığın Önlenmesi 250 Üçüncü Bölüm GERÇEĞE AYKIRILIKTAN DOĞAN SUÇLAR I. GENEL AÇIKLAMALAR 257 II. MANİPÜLASYON SUÇLARI 260 A. Manipülasyon Kavramı ve Korunan Hukuksal Değer 260 1. Manipülasyon Kavramı 260 2. Korunan Hukuksal Değer 270 B. İşleme Dayalı Manipülasyon Suçu 274 1. Genel Olarak 274 2. Suçun Unsurları 275 a. Maddi Unsur 275 b. Manevi Unsur 285 c. Hukuka Aykırılık Unsuru 293 3. Suçun Özel Oluşum Biçimleri 297 a. Suça Teşebbüs 297 b. Suça İştirak 300 c. Suçların İçtimai 303 4. Yaptırım 306 C. Bilgiye Dayalı Manipülasyon Suçu 309 1. Genel Olarak 309 2. Suçun Unsurları 310 a. Maddi Unsur 310 b. Manevi Unsur 328 c. Hukuka Aykırılık Unsuru 331 3. Suçun Özel Oluşum Biçimleri 335 a. Suça Teşebbüs 335 b. Suça İştirak 337 c. Suçların İçtimai 339 4. Yaptırım 343 III. ÖRTÜLÜ KAZANÇ AKTARMA SUÇU 344 A. Genel Olarak 344 B. Suçun Unsurları 348 1. Maddi Unsur 348 2. Manevi Unsur 354 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 355 C. Suçun Özel Oluşum Biçimleri 356 1. Suça Teşebbüs 356 2. Suça İştirak 357 3. Suçların İçtimai 358 D. Yaptırım 360 IV. KARŞILIKSIZ REPO SUÇU 361 A. Genel Olarak 361 B. Suçun Unsurları 365 1. Maddi Unsur 365 2. Manevi Unsur 369 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 369 Ç. Suçun Özel Oluşum Biçimleri 370 1. Suça Teşebbüs 370 2. Suça İştirak 371 3. Suçların İçtimai 371 D. Yaptırım 374 V. GERÇEĞE AYKIRI BİLGİ VERME SUÇU 374 A. Genel Olarak 374 B. Suçun Unsurları 377 1. Maddi Unsur 377 2. Manevi Unsur 382 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 383 G. Suçun Özel Oluşum Biçimleri 384 1. Suça Teşebbüs 384 2. Suça İştirak 385 3. Suçların İçtimai 386 D. Yaptırım 386 SONUÇ 389 KAYNAKÇA 407 KAVRAM DİZİNİ 427 MADDE DİZİNİ 433