Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Nisan (73)      Mart (140)      Mart (140)      Ocak (138)

Mal Rejimleri ve Tasfiyesi

Mal Rejimleri ve Tasfiyesi



Sayfa Sayısı
:  
1750
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2014
ISBN NO
:  
9789754648485

530,00 TL












ÖNSÖZ



 


17 Şubat 1926 tarihinde kabul edilen, 4 Nisan 1926 tarihinde yayımlanan ve 4 Ekim 1926 tarihinde yürürlüğe giren 743 sayılı TÜRK KANUNU MEDENİSİ 31.12.2001 tarihine kadar varlığını sürdürmüştür.


 


1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı TÜRK MEDENİ KANU-NU'NUN 1028. maddesi ile 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi yürürlükten kaldırıl­mıştır.


 


743 sayılı TKM'si döneminde yasal mal rejimi olarak MAL AYRILIĞI rejimi kabul edilmişti. Mal birliği ve mal ortaklığı ise seçimlik mal rejimleri arasında sa­yılmıştı. Bu Kanunun yürürlükten kaldırılmasıyla, bunun yerine yürürlüğe giren 4721 sayılı TMK ile yasal mal rejimi olarak Edinilmiş Mallara Katılma rejimi, Mal Ayrılığı, Paylaşmalı Mal Ayrılığı ve Mal Ortaklığı rejimleri ise; seçimlik mal rejim­leri olarak kabul edildi.


 

Böylece 1.1.2002 tarihinden itibaren Edinilen Mallara Katılma Rejimi ve Tasfi­yesi yasal mal rejimi olarak yürürlükte bulunmaktadır. Bunun yanında eşlerden birinin edindiği mala yapılan maddi katkıdan doğan Değer Artış Payı Alacağı ve Tasfiyesi de söz konusudur. 743 sayılı TKM.nin 170. maddesiyle kabul edilen mal ayrılığı döneminde edinilen mallardan doğan ve Yargıtay tarafından isimlendirilmek suretiyle nitelendirilmesi yapılan, öğretide de benimsenen KATKI PAYI ALACA­ĞI, 4721 sayılı Kanun ile DEĞER ARTIŞ PAYI (ALACAĞI) olarak nitelendiril­miştir. Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi; 1984 yılında İsviçre'de kabul edilmiş ve 1988 yılında yürürlüğe konulmuş olup, bu yıldan beri uygulanmaktadır. Aynı mal rejimi, yok denilecek derecede çok az bir değişiklikle, 4721 sayılı TMK.nu ile aynen kabul edilmiştir. Evlilik birliği içerisinde eşlerin emek karşılığı edindikleri mallar üzerinde hak sahipliği öngören edinilmiş mallara katılma rejimi, eşler arasında ağır­lıklı olarak (tam değil) adil bir dengeyi sağlayan bir mal rejimi olmakla birlikte toplumun sosyal, kültürel ve demografik yapısı gözetildiğinde Türk halkının yapısı­na çok uyduğunu söylemekte güçtür. Kadın-erkek arasında hakkaniyete uygun adil ve adaletli bir denge sağlamayı amaçlarken önemli bazı konularda haksızlıklara yol açtığı da yapılan uygulamalardan anlaşılmaktadır. Bu nedenle zaman içinde yapıla­cak değişiklikler ve düzeltmelerle bunların giderilmesi mümkündür. Bu konular, kitapta; ""...Üzerinde Durulması Ve Düzeltilmesi Gereken Hususlar İle Doğuracağı Sakıncalar Ve Mağduriyetler" başlığı altında sekiz madde halinde açıklanmıştır.

 


Edinilmiş Mallara Katılma rejimi ve bu rejimin tasfiyesi; gerçekten çok zor ve karmaşık bir hesaplama yöntemini öngörmektedir. Bir veya birkaç formüle uydurma olanağı yoktur. Yaklaşık her konu yada mal için ayrı bir hesaplama yöntemi (şekli) uygulanmaktadır. Çünkü bu rejimin tasfiyesi; zincirleme bir çok karmaşık kuralları içermektedir. Raporların dosya kapsamıyla örtüşüp örtüşmediğini denetlemek için konuyla yakından ilgili bir çok mesleklerden bilgi sahibi olmanız gerekmektedir (mühendislik, ziraat, mali müşavirlik, bankacılık, kuyumculuk, hukuk vb. gibi).


 

Mal rejimlerine ilişkin dava dosyalarının temyiz incelemesi görevi; Mart 2009 tarihinde Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne verildi. Bundan önce bilindiği gibi Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından bu dosyaların temyiz incelemesi yapılıyordu. 1.1.2002 tarihinden itibaren bu mal rejimi uygulamasına ve aradan on iki yılı aşkın bir süre geçmesine karşın, henüz kavram kargaşasının az da olsa devam ettiği ve dava dilek­çelerinin eskisi kadar olmamakla beraber hala çok iyi kaleme alınmadığı ve adeta ne istenildiğinin iğne ile kuyu kazılarak ortaya çıkartılmasına çalışılmaktadır. Bu du­rum gerçekten biz uygulayıcıları üzmektedir. Hak kaybına yol açan dilekçelerin sayısı azımsanmayacak sayıdadır.

 




Bu bakımdan konferans, panel vb. çalışmalar ile meslek içi kursların düzenlen­mesinde ve bir süre daha devam ettirilmesinde oldukça büyük yararlar vardır.

 


Yargıtay 8. Hukuk Dairesi; tüm bunları gözeterek, çok büyük bir özveriyle bu konunun üzerinde durmakta ve edinilmiş mallara katılma rejimini diğer beraberlikle-riyle birlikte yerleştirmeye çalışmaktadır. Bu durum Dairenin yarattığı çok uzun gerekçeli kararlarından da açıkça anlaşılmaktadır. Dairenin formül karar dediğimiz gerekçesiz kararlan oldukça azdır. İmkânlar dahilinde temyiz dilekçelerindeki her husus cevaplandırılmakta ve bu nedenle uzun gerekçe yazılmaktadır. Bundaki esas amaç kanunun çok iyi anlaşılması ve yerleşmesidir. Bundandır ki, örnek kararlar kitaba eklenirken kısaltma yoluna gidilmemiştir.


 


Yargıtay 2. HD üyesi ve değerli dostum Mustafa Ateş ile yapılan bir sohbette; aynen "...ağabey sizin mal rejimi ile ilgili kararlarınızdaki her paragraf bir ilkeyi içermektedir, zaten kısaltılamaz ki..." demiştir. Değerli akademisyen ve uygulayıcı­lardan da benzer yönde hatta ileri görüş ve düşünceler edinilmiştir.


 


Kararların uzun gerekçeli yazılmasının birinci nedeni konunun çok iyi anlaşıl­ması ve yerleştirilmesi amaçlı ise, ikinci sebebi de, doğrusu veya yanlışıyla iyi de­ğerlendirilip eleştirilsin ki, daha doğruyu, daha adili, hakkaniyetliyi bulalım ve en azından gerçeğe yakına ulaşalım. Yeter ki. yapılan ve yapılacak olan eleştiriler her­hangi bir yolla bize ulaşabilsin. Kararların uzun gerekçeli olması acaba bu kararlar ilgililer tarafından tam olarak okunabilir mi? Endişesinin de bende oluştuğunu açık­lıkla ifade etmek isterim. Ancak gerekçe olmadan söz konusu mal rejiminin tasfiye­sinin öğrenilmesi ve yerleşmesi de olanaklı değildir. Bu bakımdan önerim kararların olduğu gibi okunmasıdır.


 


Doktrini, hiçbir zaman göz ardı etmedim, hep takip ettim, çok yararlandım ve doktrindeki görüşler ile panel ve konferans gibi çalışmalar sırasında edindiğim bilgi ve düşünceler doğrultusunda Dairenin görüş değişikliğine gittiği tüm uygulayıcılar ve akademisyenlerin bilgisi dahilindedir (Örneğin; külli tasfiye, takas, zamanaşımı vs. gibi).


 


Mal rejimlerine ait dosyaların temyiz inceleme görevinin 8. HD'ne verildiği 2009 yılından itibaren her yılın adli tatilinde; piyasada bulunan tüm mal rejimi kitap­larını birlikte götürmüş ve geri getirmişimdir. Tüm amacım daha iyi, daha doğru ne yapabilirim, ne yenileyebilirim ve neyi düzeltebilirim olmuştur. Bundan ayrı günlük çalışmam istisnalar dışında (ev'de dahil) hiçbir zaman 14 saatten aşağı düşmemiştir. Bugüne kadar on beşten fazla konferans, panel ve meslek içi kurslara katılarak mal rejimleri konusunda yardımcı olmaya çalıştım.


 

Evet şunu açık yüreklilik ve büyük bir özgüvenle söyleyebilirim. Biz 8. Hukuk Dairesi olarak yasal mal rejimi olan "Edinilmiş Mallara Katılma Rejimini" yerleştir­dik. Bu konuda bir duraksama bizce söz konusu değildir. Hiç şüphesiz sorunlu konu­lar vardır. Fakat bunlar üzerinde durulmakta ve çözüm yolları aranmaktadır. Bunların bir kısmı ise henüz Dairenin önüne gelmemiştir (Örneğin; Anonim ve Limited şirketlerle ilgili konular gibi).

 



Bunun yanında anlaşmalı boşanmaya esas alınan ve mal rejimlerini de kapsayan "ANLAŞMA PROTOKOLLERİ" konusunda çok önemli mesafeler alınmakla bir­likte, yoruma ve bakış açılarına dayalı bir değerlendirmeye tabi olan bu protokollerle ilgili tartışmalar hala varlığını sürdürmekte ve bir süre daha devam edeceği görül­mektedir. Bunun en önemli nedeni, anlaşma protokollerinin iyi ve açık bir biçimde kaleme alınmaması, eşlerin adeta boşanalım, birbirimizden bir an evvel kurtulalım vb. gibi psikolojik ve çevre baskısının yoğun olduğu bir ortamda hazırlanmalarıdır. Bu konu üzerinde oldukça derinliğine durulmuş ve karşı oy içeren kararlar ve örnek kararlarla desteklenmiştir.


 


Bu kitabın yazımına başlarken, asla bilimsel bir kitap yazmak niyetinde olma­dım; ama hiç şüphesiz hedefim en idealini yaratmaktı. En büyük amacım ise daha çok mümkün olduğu kadar her konuyla ilgili tüm bilgilen içeren ve uygulayıcılar ile ilgililere ışık tutan bir MAL REJİMLERİ KİTABINI yazmaktı.


 


Kitap, şu önemli başlıkları kapsamaktadır. Aile Hukuku, Aile Hukuku Kavramı, Tarihsel Gelişme. 743 s. TKM'si Döneminde Geçerli Mal Rejimleri ve bunlardan kaynaklanan Katkı Payı Alacağı. 4721 sayılı TMK'da yer alan Mal Rejimleri ve bunlardan doğan Katılma ve Değer Artış Payı Alacakları, Anlaşmalı Boşanma Pro­tokolleri. Milletlerarası Özel Hukuk ve Yabancı Mahkeme kararları, Tamma/Tenfiz konuları, Mal Rejimlerinde Zamanaşımı, TMK.nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun (Geçiş Hukuku) 10. maddesi, Belirsiz Alacak Davaları, Islah, Zamanaşımı, Teminat, İhtiyati Tetbir ve diğer konulardan oluşmaktadır.


 


Mal rejimlerine ilişkin kararların oluşmasında büyük bir sabır göstererek özve­riyle yardımlarını esirgemeyen başta sayın Prof. Dr. Ahmet M.Kılıçoğlu olmak üzere Prof. Dr. Şaibe Oktay-Özdemir, Prof. Dr. Şükran Şıpka, Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu. Doç. Suat Sarı ve Doç. Dr. Faruk Acar ile kitaplarından ve makalelerin­den yararlandığım tüm akademisyenlere ve yazarlara en içten teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunarım.


 

Yine büyük bir özveriyle ve başarıyla Mal Rejimlerine yönelik kararların yer­leşmesinde önemli rol oynayan Tetkik Hâkimleri sayın İsmet Şimşek, Gönül Yalnız Tüteloğlu, Nadir Meral. Muhlis Boyun, Zarife İlhan, Heysem Kocaçınar ve Jale Şimşek'e teşekkürlerimi sunarım.

 


Büyük bir özveri ve sabırla kitabı yazan ve büyük emek harcayan sevgili Ali Kızılca'ya içten teşekkürlerimi sunarım.


 


Bunun yanında maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen sevgili eşim Gülbeden. düzeltme işinde önemli rol oynayan ve katkıda bulunan biricik çocukla­rım Süleyman Volkan ve İnan'a en içten sevgilerimle teşekkür ederim.


 


Bundan ayrı her türlü yardımlarını esirgemeyen Dairedeki diğer tetkik hâkimi arkadaşlar ile Daire personeline en içten duygularımla sevgi ve saygılarımı sunarım.


 


Ayrıca kitabın dizgi işini yapan Nilüfer Aydın Erdoğan, Yetkin Yayınevi sahip­leri Yusuf Ziya Gülkök ve Muharrem Başer ile kitabın basımında emeği geçen mat­baa mensuplarına en içten teşekkür ve saygılarımı sunarım.


 


Çankaya-Ankara


 


        Kitabın konu başlıkları



  • Aile Hukuku, Aile Hukuku Kavramı, Tarihsel Gelişme


  • 743 s. TKM’si Döneminde Geçerli Mal Rejimleri ve bunlardan kaynaklanan Katkı Payı Alacağı, 


  • 4721 sayılı TMK’da yer alan Mal Rejimleri ve bunlardan doğan Katılma ve Değer Artış Payı Alacakları, 


  • Anlaşmalı Boşanma Protokolleri, 


  • Milletlerarası Özel Hukuk ve Yabancı Mahkeme kararları, Tanıma/Tenfiz konuları, 


  • Mal Rejimlerinde Zamanaşımı, 


  • TMK.nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun (Geçiş Hukuku) 10. maddesi, 


  • Belirsiz Alacak Davaları, Islah, 


  • Zamanaşımı, Teminat, İhtiyati Tetbir ve diğer konulardan oluşmaktadır.