Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar
Kartlarına Taksit
Seçeneklerimiz Vardır!
Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Mayıs (0)      Nisan (73)      Mart (140)      Şubat (116)

Hakim ve Savcıların İfade Hürriyeti - 2802 Sayılı Kanuna Göre

Hakim ve Savcıların İfade Hürriyeti - 2802 Sayılı Kanuna Göre



Sayfa Sayısı
:  
150
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2012
ISBN NO
:  
9786054354290

345,00 TL









GİRİŞ     Hâkim ve savcıların ifade hürriyeti isimli kitabımı, bundan önce bu ko¬nuda kapsamlı bir araştırma yapılmaması ve konunun aslında çok önemli ol¬ması sebebiyle hazırladım. İfade hürriyetini kullandığı için cezalandırılmış hâ¬kim ve savcıların bulunup bulunmadığı, bunlara ne gibi cezalar verildiği ifade hürriyetinin hâkim ve savcılar tarafından kullanılma kurallarının tespiti açısın¬dan önem taşımaktadır. Hâkim ve savcılara yapılan uygulamalar, çok özel du¬rumlar olmadıkça genellikle kamuoyuna yansımamaktadır. Bu da, hâkim ve savcıların fikir ve ifadeleri yüzünden cezalandırılmadığı düşüncesinin top¬lumda yerleşmesine yol açabilir. Hâlbuki durum bunun tam tersidir ve inançla¬rını hayatlarına yansıtmaları veya düşünceleri sebebiyle ceza almış olan pek çok hâkim ve savcı bulunmaktadır. Araştırmamın konusunu hâkim ve savcıların ifade hürriyetini kullanmak istedikleri zaman karşılaştıkları zorluklar, ifade hürriyetini kullanmaları sebe¬biyle aldıkları cezalar ile bu cezaların alınmasına yol açan olayların neler ol¬duğu ve çözüm bulunup bulunamayacağı oluşturmaktadır. Ayrıca benzer olay¬larda benzer cezaların verilip verilmediği, bir hâkim veya savcıya verilen ceza ile ayni veya daha ağır bir suçu işleyen diğer bir hâkim veya savcıya verilen cezaların karşılaştırılması da yapılmaya çalışılmıştır. Hâkim ve savcıların ifade hürriyetlerini kullanmalarındaki zorlukları aş¬mak kolay değildir. Her şeyden önce yürütme organının bu konuda duyarlı ol¬ması ve yargının gerçekten bağımsız ve tarafsız olmasını istemesi gerekmekte¬dir. Hâlbuki her iktidar mutlaka kendisine yakın düşüncede bir yargı istemekte′ ve bu da yargının siyasallaşmasına yol açmakta ama bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanamamaktadır. Diğer taraftan hâkim ve savcıların da kendi önyargıları,siyasi düşünceleri ve dünya görüşleri vardır ve bunlar bir şekilde karar ve iş¬lemlerine yansımaktadır. Bu niteliklerin siyasi iktidarla veya yüksek yargı I mensuplarıyla çatışıp çatışmadığına göre de cezalandırılma ve cezalandırıl¬mama durumu değişmektedir. Özellikle HSYK (Hâkimler ve Savcılar Yükseil Kurulu ) ile ayni görüşü paylaşmaları çok önem taşımaktadır. Çünkü bazı aka-1 demisyenlere göre ′27 Mayıs 1960 darbesinden sonra gelişen ortam içinde, | başta yüksek mahkemeler olmak üzere yargıçlara "devleti koruma ve kollama" görevi yüklenmiştir.′" Bu görevin dışına çıkan hâkim ve savcıların cezalandırıl¬dığı görülmektedir. Bu hâkim ve savcıları Türkiye′deki uygulamalar kısmında j belirteceğiz. Hâkim ve savcılar hakkındaki işlemlerin aslına ulaşmak mümkün ola¬mamaktadır. Bilgi Edinme Kanunu gereğince bile bilgi verilmemektedir4 Bu da′ en büyük sıkıntıyı teşkil etmektedir. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun ve Adalet Bakanlığının karar ve işlemleri, sadece muhatabı olan hâkim ve sav¬cıya tebliğ edilmektedir. Adalet Bakanlığı ceza alan hâkim ve savcıların liste¬sini yayınlamakta ancak bu cezaların içeri hakkında bilgi edinmek mümkün olmamaktadır. Sadece hangi suçtan dolayı ceza verildiği belirtilmektedir. Kita¬bımı hazırlarken, ceza almış hâkim ve savcılardan tanıdıklarıma yazarak belge talebinde bulunmama rağmen bu konuda bir destek göremediğim için, gazete haberleriyle yetinmek zorunda kaldım. Kitabımı hazırlarken ulaştığım verileri üç kısım altında topladım. Birinci kısım veriler, ifade hürriyeti üzerine yazılmış eserlerden oluşmaktadır. İkinci veri kaynağı gazete ve internet haberleridir. Üçüncü veri kaynağı ise benimle ilgili mahkeme ve Yargıtay kararlan ile Adalet Bakanlığı ve HSYK kararlan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarıdır. Kitapları genellikle ifade hürriyeti bölümünde kaynak olarak kullandım. Diğer bölümlerde ise ağırlıklı olarak bendeki dokümanlar ile gazete ve internet haberlerinden faydalandım. Uluslararası kaynaklara yine internet üzerindeki Türkçe kaynaklardan ve kitaplardan ulaştım. Mukayeseli hukuk bölümünde sayın Sibel İnceoğlu′nun Yargı Bağımsızlığı ve Yargıya Güven Ekseninde Yargıcın Davranış İlkeleri kitabından istifade ettim. Kamu görevlileri ile hâkim ve savcıların ifade hürriyetini kitabın ilk bö¬lümünde ele aldım. Hâkim ve savcılar ayni zamanda devlet memuru olduğu için devlet memurlarının ve hâkimlerin statüsünü ve uymaları gereken kurallan, hâkim ve savcıların diğer devlet memurlarından farklı tarafları olup olma¬dığını bu bölümde ele aldım. Askeri Yargı ile Yüksek Yargı′yi ele almadım. Çünkü Askeri Yargı′da zaten fikir ve ifade hürriyetinin kullanılması kuruluş kanunlarına ve askeri hiyerarşiye göre pek mümkün olacak gibi gözükmü¬yordu. Yüksek Yargı ise, kuruluş kanunlarında kendilerine sağlanan ayrıcalık¬lar sebebiyle ifade hürriyeti yönünden herhangi bir sıkıntı içinde olmamalıydı. Zira bunların mensuplarının yargılanmaları neredeyse mümkün değildi. Hatta hukuk mahkemelerinde tazminat ödemeleri bile mümkün değildi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 14.1.1987 tarih 186/1 Es 1987/1 karar sayılı kararı ile, Yargıtay üyelerinin tazminat ödemeleri için Anayasa Mahkemesinde yargılanıp ceza almış olmaları şartı getiriliyordu.5 Bununla beraber bu yargı organlarını ve mensuplarını kuruluş kanunları ile birlikte hukuki kaynaklar kısmında ele ala¬rak bunların niçin inceleme dışında tutulduğunu da izah etmeye çalıştım. Aynı sebepten İdari Yargı hâkim ve savcılarının da 2802 sayılı kanuna tabi olanları ele alınmış, Yüksek Yargı′da görev yapanları da inceleme dışında tutulmuştur. Böylece kitabım sadece 2802 sayılı kanuna tabi hâkim ve savcıları kapsamak¬tadır. Zaten kitabın ismi de bu şekildedir ki yanlış anlamalar olmasın diye dü¬şünülmüştür. Kitabın ikinci bölümü ifade hürriyetinin incelenmesine ayrılmıştır. İfade hürriyetinin ne olduğu, diğer hürriyetlerle ilgisi ve gelişimi ve muhtevası ile sınırlarının neler olduğu Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi kararları esas alına¬rak belirtilmeye çalışılmıştır. Hâkim ve savcılara uygulanması gereken uluslararası ve ulusal hukuk kaynaklarını üçüncü bölümde ele aldım. Bu kaynaklardan uluslararası kaynak¬ları en önce ele aldım. Zira Anayasanın 90. maddesine göre uluslararası andlaşmalar kanun hükmündeydi ve anayasaya aykırılığı bile ileri sürülemi-yordu. Bu yüzden, hâkim ve savcılara en önce uygulanması gereken kurallar bu andlaşmalarda yer alan kurallar olmalıydı. Daha sonra ise anayasayı ele aldım. Zira yürürlükteki kanunların anayasaya aykırı olması söz konusu olamazdı ve anayasada bir hüküm varsa öncelikle anayasa hükmünün uygulanması gereki¬yordu. Daha sonra ise, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununu ve 657 sa¬yılı Devlet Memurları Kanununu ele aldım. Hâkim ve savcılara disiplin cezası vermeye yetkili olan Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu′nun görev ve yetki¬lerini düzenleyen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanununu da ele aldım. Özellikle bu kurulun uygulamalarım belirtmeye gayret ettim. Çünkü karşılaşı¬lan problemlerin pek çoğu bu kurulun uygulamalarından kaynaklanıyordu. Bu arada Adalet Bakanlığının kuruluş kanununu da ele aldım. Çünkü hâkim ve savcılar hakkında disiplin soruştumıa yapılması veya yapılmaması öncelikle bakanlığın yetkisinde bulunuyordu. Bu kanunun bakanlığa ne gibi yetki verdi¬ğini de ortaya koymaya çalıştım. İfade hürriyeti konusundaki ulusal uygulamaları kitabın dördüncü kıs-l mmda ele aldım. Uygulamaya baktığımda Türkiye′deki hâkim ve savcıların da| dünyadaki gelişimlere ayak uydurarak ifade hürriyetini zaman içerisinde dalı sık kullanmaya başladığını gördüm. Bu yüzden, hâkim ve savcıların daha başkal hürriyetleri de talep edeceklerini söylemek, (mesela sendika kurmak istemeleri gibi ) dünyadaki gelişmeleri gördükçe hayal olmaktan çıkacaktır. Türkiye′dekil uygulamaları genellikle gazete haberlerinden bulabildim. İnternet de bu konudal en büyük yardımcım olmuştur. Kendimle ilgili ulusal ve uluslararası kararlan| da belirttim. Beşinci ve son kısımda ise önerilerim ve elde ettiğim sonucu belirtmeye! çalıştım. Adli ve idari yargıdaki hâkim ve savcıların, ifade hürriyeti kapsamın-l daki hangi fiil veya beyanları sebebiyle cezalandırıldığım; ayni fiilleri işleyeni veya ayni beyanda bulunan bazılarının ise niye hiç cezalandırılmadığını, ya da | daha küçük cezalarla cezalandırıldığını ortaya koymaya çalıştım. Tabii ki bah¬settiğim hâkim ve savcılar basın yoluyla haberdar olabildiklerimizle sınırlıdır. I Ancak, toplumun gözü önünde olmasına rağmen, fiilleriyle orantılı olamayacak kadar büyük cezalara çarptırılan bazı hâkim ve savcılar, varlıklarından bile | haberdar olmadığımız diğerlerinin de ayni akıbetlere uğradığını düşündürmek¬tedir. Bu şüpheden kurtulmak için her şeyden önce, hâkim ve savcılara uygula¬nacak disiplin cezalarında, hangi fiiller için hangi cezanın verileceği mutlaka belirgin olmalıdır. Diğer taraftan, hâkim ve savcılara ceza veren Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yapısının ve işleyişinin tekrar değişmesi de gerek¬lidir. Çünkü verilen veya verilmeyen cezalar bu kurulun yetkisindedir. Bu yüz¬den, ifade hürriyetinin kullanılabilmesi için HSYK′nın da yeniden yapılandı¬rılması gerekmektedir. Bütün bunları sonuç kısmında öneriler halinde dile ge¬tirdim. Ayrıca, mevcut hukuki yapı içinde hâkim ve savcıların ifade hürriyetini tam olarak kullanabilmelerinin mümkün olamayacağını ve önerilerimin hayata geçmesi durumunda bunun sağlanabileceğini belirttim. Elbette ki bu çalışmam bu konudaki ilk çalışmalardan birisi olduğu için eksikliklerle doludur, ancak bundan sonraki çalışmalar için yol gösterici olacağına inanıyorum. TEŞEKKÜR Uzun bir araştırma ve çalışma sonucu hazırladığım bu kitabımı yayınla¬mayı kabul eden Legal Yayıncılık ile kitabın yayınlanmasında emeği geçen Sayın Lütfü Başöz, Elif Dağıdır, Gizem İlhan ve Sayın Başak Birlik′e, ayrıca tüm yaşamım boyunca desteğini benden esirgemeyen sevgili ailem ile son 12 yıldır verdiğim hukuk mücadelesinde yanımda olan tüm dostlarıma teşekkür ediyorum. Kitabımın özellikle hâkim ve savcılarımıza ve elbette ki tüm hukuk ca¬miasına faydalı olabilmesini diliyorum.      

Av. Sacit KAYASU



İÇİNDEKİLER

Giriş



BİRİNCİ BÖLÜM

KAMU GÖREVLİLERİNİN İFADE HÜRRİYETİ

Kamu Görevlileri ve İfade Hürriyeti

Kamu Görevlisi

Memurlar

Hâkim ve Savcılar



İKİNCİ BÖLÜM

BİR İNSAN HAKKI OLARAK İFADE HÜRRİYETİ, UNSURLARI VE SINIRLARI

İnsan Hakları

İfade Hürriyeti

Tarihi Gelişim

İfade Hürriyetinin Anlamı, Muhtevası ve Sınırları

İfade Hürriyetinin Anlamı

Konu Bakımından

İfadenin Türü

İfadenin Niteliği

Vasıta Bakımından

Vasıtanın Kapsamı

İfade Hürriyetinin Unsurları

Haber, Fikir Almak veya Vermek Hürriyeti

Bir Görüşe Sahip Olma (Kanaat Hürriyeti)

Fikir ve Kanaatlerin Açıklanması Hürriyeti

İfade Hürriyetinin Sınırları



ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

HUKUKİ KAYNAKLAR

Genel Olarak

Uluslararası Kaynaklar

Ulusal Kaynaklar

Anayasa

Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun

Hâkimler ve Savcılar Kanunu

Devlet Memurları Kanunu

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunu

Kurulun Yapısı

Kurulun Yetkileri

Askeri Hâkimler Kanunu

Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu

Askeri Yargıtay Kanunu

Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemeleri Kanunu

Danıştay Kanunu

Sayıştay Kanunu

Yargıtay Kanunu

Uyuşmazlık Mahkemesi Kanunu

Anayasa Mahkemesi Kanunu

Mukayeseli Hukuk

Amerika Birleşik Devletleri

Federal Yönetim

İmpeachment

Diğer Disiplin İşlemleri

Federe Yönetim

İngiltere

İtalya

Fransa



DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

UYGULAMALAR

Genel Olarak

Türkiye’deki Uygulama

1982 Anayasası’ndan Önce

Danıştay Kararları

1982 Anayasası’ndan Sonra

HSYK’nun Uygulamaları

Danıştay Kararları

Yargıtay Kararları

Mahkeme Kararları

Uluslararası Uygulama



BEŞİNCİ BÖLÜM

ÖNERİ VE SONUÇ

Öneri

Hâkim ve savcıların gerçek bağımsızlığı sağlanmalıdır

Hâkim ve savcıların tarafsızlığı sağlanmalıdır

HSYK’nun yapısı ve işleyişi değiştirilmelidir

Diğer Değişiklik Önerileri

Sonuç

Kaynakça

Biyografi